Okumamın üzerinden birkaç gün geçmesine rağmen yeni yorumlayabildiğim BRADBURY'nin bu muhteşem kitabıyla tekrar karşınızdayım.Benim de çok sevdiğim bir yayınevi olan İthaki yayınlarından çıkan bu kitap 18 öyküden oluşmakta.Konusu ise hayli ilginç :vücudunda dövmeler bulunan bu adam çok huzursuz çünkü gece olunca bu resimler hareket ederek öyküler anlatmakta ve yeni tanıştığı bir adam gece boyunca uyumayıp bu öyküleri izliyor.Öykünün içinde öykü var diyebilirim bu anlamda.Benim çok beğendiğim hikayelere gelecek olursak:
Gün Geldi Devran Döndü
Irkçılığa gönderme yapılan bir hikaye.Olay 1965 yılında geçiyor.20 yıl önce yani 1945 yılında dünyadan marsa gönderilen siyahiler aradan geçen onca yıl sonra beyazların marsa gelmesiyle öfkeleniyorlar.Hatta içlerinden bazıları bir zamanlar dünyada siyahilere yapılan muameleyi bu sefer marsta beyazlara karşı yapmayı planlıyorlar.
Daha sonra gelen beyazlardan : siyahileri marsa gönderdikten sonra 3.dünya savaşı çıktığını,her yerin bombalandığını artık her yerde radyasyon olduğunu ve dünyanın yaşanılası bir yer olmadığını ve bu nedenle marsa geldiklerini öğreniyorlar.
Hikaye Willie'nin şu sözleriyle bitiyor:
"Bana öyle geliyor ki bugün beyaz adamı ilk kez gerçekten gördüm.Onu tüm açıklığıyla gördüm."
Tilki ve Orman
Bu hikayede ise 2155 yılında ufak bir sokakta yaşayan bir çift anlatılıyor.Bu adam ve eşi korkunç bir savaşla ,süper ötesi hidrojen bombalarıyla,sansürle,ölümle karşı karşıya o yıllarda.Çiftin geçmişe kaçmaları ve arkalarından takip eden adamı kötü sanıp kurtulmaya çalışmaları anlatılıyor.Öykünün sonunda ise takip eden adamın gerçek niyeti anlaşılıyor.
Betoniyer
Marslıların dünyaya savaş açması konu alınıyor.Ettil adlı bir marslının dünyadan gelen kitapları okuması ve marslıların dünyaya savaş açtıktan sonra dünyadan gelen Rick,Mick gibi kısa adı olan birisinin Marsı ele geçireceğini okuduğu ve buna inandığı içi,n savaşta yer almak istemiyor.Kısa adı Rick olan bir dünyalıyla tanışması ve Rick 'in marsı ele geçireceklerini ve ürettikleri şeylerle dünyaya bağımlı hale getireceklerinin anlatlıdığı bir hikayeydi,ana konusu ise kapitalizm.
Benim beğendiğim öyküler bunlardı,eğer bu tarz bilim kurgu kitaplarını seviyorsanız okuyun derim:)